
yıldız çalarım ben
çatılarda gölge gibiyim geceleyin
göklerin mücevheridir onlar
dokunduğum anda avuçlarım buz olurlar
kötülük etmem kimseye bundan başka
yıldız çalarım ben;
aklımdan bir kıta göç ettiğinden beri
sivri pabuçlarım bir de kel kafam
başkaca hinliğim yoktur
hayran olduğum ay'dan çekinirim bir tek
yalnızca o görür kopardığımı çocuklarını
affetsin diye tanrı ve ay'a ayrı ayrı yalvarırım
buradan ince bir yağmurla yeryüzüne ineceğiz
torbamda yıldızlar ;
gündüz birer taş gibi
ömrüm ve zaman beyazda duruyor
zümrüt ve diğerleri ışıltıdan doğuyor
çalıyorum tüm renklerini gecenin
mavi ve siyahta bir kül kadar renksizim
ancak yıldızların aşkı içimde kırmızı şimdi
odama asacağım onları ki;
gölgem bile naif bir tüle dönüşsün
parlasın gözlerim ve pencerelerim
ayaklarım yerde , aklım göklerde
bir fanus gördüm düşümde
alemlerden aleme nefes nefese
göklere çıkamazsam
gökleri getiririm bize
Çizim: graphiceverywhere
YAZAN : Emre YAZAN
şehir göklerinde yıldızlar hızla tükenmekte. yakında işsiz mi kalırsın; yahut dağlara dokunan yıldızlara mı dadanırsın hırsız?
YanıtlaSil